SIKILDIM

Author: Darkness3 / Etiketler:


Hayat bazen çok iyi çoğu zaman ise boktan farksız. Aslında onu bok yapmakta bizim elimizde. Öğütülmüş artıklardan ibaret. Galiba ben onları istediğim kadar uzağa atamıyorum.

Belki de asıl sorun bu. Cevapsız sorularım çoğaldıkça soğuyorum her şeyden ve daha gerip geliyor insanlar. Karmaşık gibi görünen zavallılar. Hep farklı olduklarını söyleyip sonra acılar içinde yalvaranlar.

Sıradan bir insan arıyorum. Öyle her şeyi alelade. Farklı olmadığını söyleyen birini bulsam önünde diz çöküp ömür boyu ona hizmet edebilirim hatta. Tabi bulmak mesele.

Boşuna yaşıyoruz aslında kendimizi kandırmaktan başka hünerimiz yok. Yaptıklarıma durup bir bakıyorum eeee diyorum ne bok olacak şimdi? Koca bir hiç cevabı geliyor. Evet beyler bayanlar biz boşlukta kalanlar sonumuza doğru kaymaya devam ediyoruz. En azından ben.

Genellemeleri pek sevmiyorum ama hani bazen hasiktirin dememek için zor tutuyorum kendimi. Çevremdeki herkes o kadar farklı olduğuna inanıyor ki içlerinde ki tek sıradan olan adam benim olmam bile farklılık yaftalamasıyla karşılaşmama neden oluyor. Sıkılıyorum ama her şeyden. Yazdıklarıma dikkat etmekten, küfür edememekten, işe gidememe ihtimalimden, insanlardan kısacası hayattan. Sıkılgan günüm bugün. Hani özel günüm gibi bir şey galiba. Sıkılıyorum hepinizden Eğer okuma biliyorsanız, haberiniz olsun.

Yaşamak

Author: Darkness3 / Etiketler:

Hayat hiçbitmeyen bir maratona benzer. Her zaman bir sonraki parkur vardır. Durup bitirdiğin etabın bile keyfini çıkarmadan bir başka etap da yarışmaya başlamışsındır. Bunu sorgulamazsın çoğu zaman çünkü sana hep yarışman gerektiği öğretilmiştir. Mahalle arkadaşları ile başlayan en iyi olma mücadelesi ilkokulla iyice hayatına yerleşir ve ancak hayattan diskalifiye olduğunda biter.
Eğer mücadele etmeyi bırakırsan kaybedenlerden sayılır bir anda dışlanırsın. Sen artık öteki olmuşsundur, dostların için. O nedenle ilk kaybedişini hiç unutmazsın çünkü canının en çok yandığı onun ardından gelmiştir. Belki bir gönül ilişkini belki bir dostunu belki de daha da yakının olan birini kaybetmişsindir.
O gün aldığın ders tüm hayatını bir yenilmekten kaçış olarak gördüğün gündür. Okulda en iyi olmaya çalışmanın nedeni de bundan kaynaklanır. Yenilirsen birini ya da birilerini kaybedeceksindir. Daha sıkı sarılırsın her şeye. Üzerindeki baskı başarıların ardından azalmak yerine daha da artar. Lise, üniversite, iş bulma, aile kurma…
Hep bir hayalin vardır. Kimseye söyleyemediğin. Sır gibi sakladığın. İzlediğin filmlerden bir şeyler katarak zenginleştirdiğin. Okuduğun kitaplarla derinleştirdiğin. Kimseyi yenmek zorunda kalmayacağın bir yer. Kimi insanlar için ıssız bir ada, kimileri içinde herkesin birbirine saygıyla davrandığı, maskeler takmadıkları: ütopik,mistik bir şehir.
Umutlarını her zaman canlı tutarsın. Günün birinde geçekleşme umuduyla. Sonrası mı? Her şey senin elinde. Kabul etsen de etmesen de. Eğer gerçekten inanırsan diğerlerini de inandırabilirsin.

Dostluk Üzerine

Author: Darkness3 / Etiketler:

Yalnızlık temelli kurulmuş yaşantılarımız da sıradanlıktan kurtulmak için bir araç mıdır dostluk? Yoksa bir başka kişiyle oluşturduğumuz empatik hayat mıdır?
Tanımı ne olursa olsun bir dostu kaybetmek en zor olanıdır. Kazanmaya göre kaybetmek ne kadar kolay görünse de aslında o kadar ağırdır sonuçları. Çünkü biri sadece belirli bir zaman diliminde etkilemez.
Unutmaya çalışsak da evrenselleşip tüm yaşamımızı etkiler. Bu, zamanla öyle bir hal alır ki hiç olmayan sorunlar yaratmaya başlarız. Bunlarla boğuşmanın altında ezildikçe daha da nefret ederiz kendimizden. Zamanı geri alma şansımız olsa hiç düşünmeden ilk değiştirecek olduğumuz karar bu olsa da acımızı asla dindiremeyiz. İşte bu nedenle bir dostun canını yakmak istiyorsan onun, seni kaybetmesini sağlaman dünyadaki en zalim işkence olarak nitelendirile bilinir. Ne intikam alanın ne de intikam alınanın memnun olduğu. Sadece yapılan bir iyiliğin ağır karşılığı...

Alışkanlıklar

Author: Darkness3 / Etiketler:

Dünyanın en zararlı şeyleri olmalarına rağmen: hiçbir ülkede yasaklı değillerdir. Ne haklarında açılmış bir dava ne de kesinleşmiş bir ceza bulunabilir. Onlar masum görüntüleri altından dünyamızı yöneten yegane güçlerdir.
Her insanın bir alışkanlığı olmasının nedeni de bundandır. Her zaman aynı sokaktan gitmemiz, aynı sıraya oturmamız, aynı yerlerden alışveriş yapmamız; hep alışkanlıklarımızdan kaynaklanır. Aslında alışkanlıklarımız: korktuklarımızın üzerine örttüğümüz çarşaflardan ibaretdir.
Biz itiraf etmesek de yenilikten çok fazla korkarız. Ve denediğimiz her yeni şeyde de bu korkumuzu katlayarak çoğaltırız. Sonunda canımız acımaz ise hemen bunu alışkanlığa çevirmemizin nedeni: bundan zevk almamız değil, yeniliklerden korktuğumuzu itiraf edemememizdir. Aslında her zaman yenilik arayışı da bir alışkanlık ironisini barındırsa da onunla savaşabilecek silahların en iyilerinden biri yeni şeyler denemektir.
Ama hemen savunmaya geçebilirsiniz: kullandığınız eşyaları, gün içinde, yaptıklarınızı size ait oldukları için sahiplendiğinizi söyleseniz de gerçeği bilen birileri olduğunu bilin. ALIŞ-kın olduğunuz dünyanızda KAN-dırılmadığınıza inanın ve pişman-LIKLAR-ınıza aldırmadan yaşamaya devam edin. Edebiliyorsanız eğer.